27 Temmuz 2015 Pazartesi

26 Temmuz 2015

Artık rüyalar daha gerçekçi olmaya başladı Selim.Ayırt edemiyorum hiçbir şeyi.Taşıyamıyorum artık kafamdakileri..Yazamıyorum bile dogru düzgün.Yakında sık sık görüşecegiz Selim..Söz veriyorum.Şimdilik hoşçakal..

26 Haziran 2015 Cuma

Oğuz Atay-Günlük

25 Nisan 1970

Selim gibi, günlük tutmaya başlayalım bakalım. Sonumuz hayırlı değil herhalde onun gibi. Bu defteri bugün satın aldım. Artık Sevin olmadığına göre ve başka kimseyle konuşmak istemediğime göre, bu defter kaydetsin beni; dert ortağım olsun. "Kimseye söyleyemeden, içimde kaldı, kayboldu," dediğim düşüncelerin, duyguların aynası olsun. Kimse dinlemiyorsa beni -ya da istediğim gibi dinlemiyorsa- günlük tutmaktan başka çare kalmıyor. Canım İnsanlar! Sonunda, bana, bunu da yaptınız.

29 Ocak 1977

Bu deftere herhalde hastanede düşündüklerimi,hissettiklerimi,gördüklerimi yazacaktım.4 Ocak'ta St.Teresa'dan çıktım,17 Ocak'ta ışın tedavisi başladı.Geçen haftasonunda nezle,sonra öksürük..Gene de soguk kış günlerini ayakta geçirmeye çalışıyorum;haftasonları dışında her gün Surrey'e tedavi için gidiyorum.Bu arada çok mektup geldi İstanbul'dan:berber İlhami'ye Engin Ardıç'a kadar herkes yazdı.Birçokları benim iyileştigimi,'Eylembilim'e fılan devam ettigimi düşünüyor (bende bunları istiyorum dogrusu).Herhalde hayat ölüm-trajedi gibi karmaşık ilişkileri olan şeyler bekleniyor.Oysa çogu anlarda herşey -acıklı da olsa-çok sade ve basit geçiyor.Mesela ameliyat günü -24 aralık-sabah önce zenci bir berber geldi,bütün saçlarımı traş ettirdi;bir de takke giydirdi.Sonra genç bir hemşire -güzeldi-bir iğne yaptı.Soyundum bu arada.Bir garip önlük gibi bir şey giydim.Ameliyathanenin kapısında,'şimdi bir iğne daha yapacagız,hemen uyuyacaksın'dediler.Pek inanmadım;ama gene de düşündüm:Şimdi,dedim;uyusam ve ameliyatta ölsem,hiçbir şey duymayacagım.Hepsi bu kadar..Çok kötü hissetmedim...


12 Haziran 2015 Cuma

...

12 Haziran 2015

Keşke şuan yanımda olsaydın Selim..Şöyle saatlerce oturup konuşabilseydik seninle.Seni hiç görmedim ve tanımıyorum.Buna ragmen beni anlayacak tek insan oldugunu biliyorum.İçimdekileri anlatırdım sana burda olsaydın.İnsanların beni ne hale getirdiginden bahsederdim.Anlatamadıgım şeyler olsada sen bunları nasıl olsa anlardın.Hak verirdin bana.Digerleri gibi baştan savma dinlemezdin.Aslında hiç konuşmasak da olurdu.Sen bu sessizlikte bile,yıllarca yakınımda olan insandan daha çok anlardın beni.Kendinden çok üzülürdün halime.Günlük tutmayı nasıl becerebildin Selim ?O kelimeleri elin kaymadan nasıl yazabildin?Nolur yardımcı ol bana.Yazmaktan başka çarem kalmadı çünkü.Aynı zamanda yaşayamadık seninle.Zaten hayatımız boyunca hiçbirşeyi''zamanında''yapamadık.Sen öldükten yıllar sonra birisi aynı karanlıkta boguluyor..Keşke şuan yanımda olsaydın Selim...

11 Haziran 2015 Perşembe

Bir Garip Günlük

''Ben de sonumun yaklaştıgını düşünüyorum.Yıllarca bekledikten sonra,günlük tutmak gibi sevimsiz bir işe bir önzseziyle girişmiş olmalıyım.Her zaman kendimi kendime açıklamaktan korkmuşumdur.Artık korkacak bir Selim kalmadı geriye.Tükendi.Yalnız kaldıgım zaman kendimi kötülemeden edemezdim.Yeteri kadar yapamadım bu işi.Daha cesaretli olmalıydım.Şimdi kötülesem neye yarayacak ?''

Tutunamayanlar-Selim Işık Günlügünden

Sanırım bende bu sevimsiz işe artık başlıyorum..Beni cesaretlendiren Selim Işık'a sonsuz teşekkürlerimle..Yazdıklarımla aynı karanlıkta buluşmak dilegiyle..

13 Mart 2015 Cuma

Dogum Günü..

Nefes almak neden artık bu kadar zor..İçimde ki savaş bitmek bilmiyor..Ben çok yoruldum artık..
Özetlemek gerekirse bugün dogum günüm ve kendimi en çok yalnız hissettigim günlerden biri..Ne pastanın üstünde ki mumlar üflendi ne de mutlu yıllar şarkıları söylendi..Bundan şikayetçi degilim çünkü insanların bugünü unutmalarına ben yardımcı oldum..Hiçbir mutluluk dilegi yüzümü güldürmüyor artık..
 Ama bir tek sen..
 Sadece bir kere gözlerimin içine bakarak,gerçekten bakarak,gülümseseydin
 Belki o zaman dogum günüm kutlu olurdu..Belki o zaman yeniden dogardım...

31 Aralık 2013 Salı

2013..


2013..Aslında senin bir suçun yok biliyor musun ? Sen sadece yan yana dizilmiş sayılardan ibaretsin.İçimdeki karanlıgı biraz daha büyütüp birkaç mezarlık ekleyerek görevini yerine getirdin.Söylenecek çok şey var ama nedense bugün daha çok susmak istiyorum.Kendim ve sizin için iyi dileklerde bulunurdum fakat çok yorgunum.Mutlu yıllar hepinize..

24 Eylül 2013 Salı

Gün Bitti..Ben De Bittim..

Bugün,beni en çok karmaşıklıga düşüren yere,okula gittim.Sakin geçirdigim uzun bir sürenin ardından bugün adeta herşey sıfıra,başladıgım yere dönüştü.Nedendir bilmem ama okula gittigim her gün beni farklı bir karamsarlık kaplar..Onca degişik insanın tavırları,hareketleri gülmeleri,konuşmaları herşeyi beni istemedigim bir dünyaya götürür.Belki de istemedigim insanların etrafımda olmasındandır.Ya da istedigim insanın yanında olamamamdır..
Ve ben ne zaman okula gitsem her zaman 'o'nu ararım insanların yüzünde.Aslında ben nereye gidersem gideyim hep 'o'nu ararım.Okul farklı çünkü en çok orada birbirine aşık olan insanlar var.Veya aşık gibi görünenler.El ele kol kola lar..Kıskanmıyorum onları çünkü benim yaşadıgım aşk'ın yanından bile geçemezler.Ama benim hayallerim bile bu kadar öteye gidememişti.Hayallerimde bile sadece severken düşünmüştüm 'o'nu..
Kalabalık bir yerde kendimi ve zihminimi mükemmel bir şekilde kilitlemeyi yıllar önce ögrenmiştim.Onaylamam gereken yada gerekmeyen yerde başımı öne dogru sallıyor,igrenç esprilere gülüyor ve arkasında okyanus dolusu gözyaşı biriktirdigim gözlerimle karşıdaki kişiye odaklanmaya çalışıyordum..
Bugün biraz daha farklıydı sanki.Her zaman içime oturan öküzün biraz daha büyügü oturdu bugün.İlk ders arasında hırkamı alıp çıktım okuldan.İlk gelen otobüse bindim ve gene dışarı uzun uzun bakıp yanımda çıglık gibi gelen seslere kulagımı kapattım.Sonra otobüs durdu.Ögrenciler teker teker bindi ve..O saniye kalbimin bir kaç dk'lıgına attıgına pek emin degilim.Benim bu hale gelmeme sebep olan,duygularımın körelmesine,sebepsiz aglayışlarıma,diger insalardan bir şekilde ayrılmama ve daha yüzlerce şey..İç dünyamda ki hapishaneyi yaratan kadın..2 adım ötemdeydi.O an çıglıklar bir anda sustu.Sanki herkes bana dönmüş ne yapacagıma bakıyordu.Ellerimin titredigini bir kaç dakika sonra fark ettim.Bogazıma kadar gelen aglamaklı hıçkırıgı son anda yuttum.Herşeyimi alan,enkazımın dinamitini ateşleyen kadın..Tam olarak 2 adım ötemdeydi..Beni gördüktan sonra ne hissettigini o kadar çok merak ettim ki.Yaklaşık 20 dk süren yolculukta yüzünün her bir santimini titizlikle inceledim.Kabullenmek zor oldu ama iyice güzelleşmişti.Bakmamak için kendimle savaştım ama zihnim katilimi görmekte ısrar etti,yenik düştüm..20 dakikaya sıgdırdım o kadınla her ne yaşadıysam.Ben hala geceleri uyuyamıyorsam, çok sigara içiyorsam,zihnimde bitmek bilmeyen bir kargaşa varsa,hiçbir şey için umut besleyemiyorsam ve hayatta istedigim en çok şey olan,'o'na hala 'seni seviyorum'diyemiyorsam,işte bu kadın yüzündendir..Ben onun kusursuz bir eseriyim..
Sonra,o yanıma biraz daha yaklaştı..
Sonra, bana baktıgını hissettim..
Sonra,ben inmem gereken yerden 2 durak sonra indim..
Sonra,ben inip otobüs hareket ettiginde bana zihnimden silinmeyecek bir bakış attı..
Sonra,hıçkırıgımı
2. kez tuttum bogazımın son noktasında..
Sonra,arkadaşımın dogum gününe gittim.Pastanın mumları söndürüldü,arkadaşımın sevgilisi onun yanagından kocaman öptükten sonra ''İyi ki dogdun aşkımmm''dedi...
Sonra;
Gün bitti..Ben de bittim..